Düzenli olarak eşimin sahibi olduğu
iş yerine giderim, bu sefer de işe yeni aldığı yeni üniversite
mezunu bir avukat ile çalıştım. Arkadaşının oğlu imiş ve
tecrübe kazanması için oraya almış. Oğlan nasıl ama, esmer ve
oldukça yakışıklı. Öyle güzel giyiniyor ki tam anlamı ile
womanizer desem abartmış olmam. Sıkı pantolonundan belli olan
kalın yarağı, kaslı vücudu ile tam anlamıyla baştan çıkartan
bir kişi… Eşim şehir dışında olduğu bir gün yağmur
yağıyordu ve fırsat bu fırsat dedim araba ile beni eve bırakır
mısın ricasında bulundum. Arabaya bindik, eve doğru geçiyoruz.
Elimi bacaklarından aşağıya aletine doğru atmaya başladım.
Gülümsedi ve sesini çıkarmadı. Buna cesaret edebilmiştim çünkü
onu gördüğümden beri o da beni kesiyordu. Kimi zaman göğüslerime
kimi zaman ise daracık kot pantolonumun arkasındaki sıkı götüme
bakıyordu. Erkeklerin cinsel arzularını ve tavırlarını iyi
çözebilen bir kadınımdır. Her neyse eve ulaştığımızda artık
sikinin pantolonuna sığmadığını görüyor gibiydim. Doğru
yatak odamıza gittik ve beni bir çırpıda soydu. Sikini ağzıma
verirken memelerimi okşaması ve boynumu yalaması beni libido ve
arzuda adeta arşa çıkardı. Sonrasında ise usulca beni becermeye
başladı. Her kökleyişinde acı ve zevki aynı anda yaşayan ve
kendinden geçen bir kadın gibiydim. Sarsılıyordum ve sert
sikiyordu, kondomsuz sikiş ile yarağı adeta içimi yarıp
geçiyordu. İçime sıcak sıcak boşalması bir yana sikişirken
sürekli sevişmeyi bırakmaması ve aynı anda orgazm olmamız ayrı
bir tattı. Üstelik kocam gibi bir postada da yorulmamıştı ve ben
söylemeden ikincisi için götüme doğru yol açtı, iki parmağı
ile genişlettiği kalçamı tokat vura vura sikerken boynumdan
kavrayıp saçlarımı çekmesi ve her sikişinde çıkan beden
seslerimiz ile cinsellikte adeta kusursuzluk nedir onu yaşadım. Şu
an onunla hala görüşüyorum ve eşimin iş yerinden ayrılmasına
rağmen olgun milf amcığı çektiği zaman canı, bir telefon ile
hemencecik yanına varıyorum. Galiba ben de diğer olgun kadınlar
gibi diri ve genç yaraktan hoşlanıyorum, bunu artık tamamen kabul
ettim…
